Erken Karar Vermenin Tehlikeleri

Erken karar vermenin tehlikeleri konusunda harika bir hikaye olan Yaşlı Adam ve Beyaz Atın Hikayesi'ni kioskluyoruz.

  • 04-07-2024 11:16


Bir zamanlar, küçük bir köyde yaşayan yaşlı bir adam varmış. Çok fakir olmasına rağmen, kral bile onu kıskanırmış çünkü dillere destan bir beyaz atı varmış. Kral, bu at için yaşlı adama neredeyse tüm hazinesini teklif etmiş ama yaşlı adam, "Bu at benim dostum, insan dostunu satar mı?" diyerek teklifi reddetmiş.

Bir sabah uyandıklarında, at ortadan kaybolmuş. Köylüler, yaşlı adama "Seni bunak! Bu atı çalacakları belliydi. Krala satsaydın, şimdi zengin olurdun. Şimdi ne paran var, ne de atın!" demişler.

Yaşlı adam ise, "Karar vermek için acele etmeyin. Bildiğimiz sadece atın kaybolduğu, gerisi sizin yorumunuz. Bu olayın bir talihsizlik mi, yoksa şans mı olduğunu bilmiyoruz. Bu sadece bir başlangıç, devamını kimse bilemez" demiş.

Köylüler bu sözlere gülmüşler. Ancak, 15 gün sonra at geri dönmüş. At, dağlara gitmiş ve dönerken vadideki 12 vahşi atı da peşine takmış. Köylüler, "Babalık, sen haklı çıktın. Atının kaybolması bir talihsizlik değil, büyük bir şansmış. Şimdi bir at sürün var" diyerek özür dilemişler.

Yaşlı adam yine, "Karar vermek için acele etmeyin. Sadece atın geri döndüğünü söyleyin. Bu daha başlangıç, devamını kimse bilemez" demiş.

Köylüler bu kez dalga geçmemişler ama içlerinden "Bu adamın aklı yerinde değil" diye düşünmüşler. Bir hafta sonra, vahşi atları terbiye etmeye çalışan yaşlı adamın oğlu attan düşüp ayağını kırmış. Köylüler yine gelip, "Bu atlar yüzünden oğlun bacağını kırdı. Şimdi eskisinden daha fakir ve zavallısın" demişler.

Yaşlı adam, "Erken karar vermeyin. Oğlum bacağını kırdı, gerçek bu. Hayat böyle küçük parçalar halinde gelir ve devamını kimse bilemez" demiş.

Birkaç hafta sonra, düşman büyük bir orduyla saldırmış. Kral, bütün gençleri askere çağırmış. Köye gelen görevliler, yaşlı adamın kırık bacaklı oğlu hariç tüm gençleri askere almış. Köyde matem havası esmiş çünkü savaşın kazanılma ihtimali yokmuş, gençlerin öleceği ya da esir düşeceği biliniyormuş.

Köylüler yine yaşlı adama gelmişler, "Haklı çıktın, oğlunun bacağı kırık ama yanında. Bizimkiler belki geri dönmeyecek. Oğlunun bacağını kırması talihsizlik değil, şansmış" demişler.

Yaşlı adam, "Erken karar vermeye devam ediyorsunuz. Oysa ne olacağını kimse bilemez. Bilinen tek gerçek var, benim oğlum yanımda, sizinkiler askerde. Hangisinin talih, hangisinin şanssızlık olduğunu sadece Allah bilir. Acele karar vermeyin" demiş.

Olacakların en hayırlısı olmuş olandır.

Bu hikaye, hayatın belirsizliği ve erken karar vermemenin önemi üzerine derin bir mesaj taşır. Başınıza gelen her olayın sonuçlarını hemen değerlendirmeyin çünkü gelecekte neler olacağını kimse bilemez. 

Anın tadını çıkarın. Hayatı Kiosklayın. 

Yorum Yap