Pandemi dönemi, bizim için türlü imtihanlarla dolu kendimiz, hayatımızı bir çok özelliğimizi süzgeçten geçirdiğimiz bir takım farkındalıklar, farklı görüş bakış açıları edindiğimiz kendimizi, yapmak istediklerimizi kısaca kendi hayatımızı bolca sorguladığımız bir dönem. Evlere kapandığımız o karantina günlerinde hepimizin kendine hiç ayıramadığı zamanlar şimdi bizimle. Bir çoğumuzun yıllar önce içinde kalan gitmek istediği kurslara online olarak gitme şansı yakaladı bir gün yaparım denilen bir çok hayal bir bir gerçekleşmeye başladı; hiç yemek yapamayan ya da yapmayanlar bile bir aşçı kadar bilgi ve deneyim sahibi oldu.  Bolca müzik dinelemeye , kitap okumaya  film ve dizi izlemeye bayağı doyduğumuz en güzel dönemlerden biri oldu. Evde bu kadar çok vakit geçirince yaşadığımız evimizdeki eşyalara daha çok gözümüz takılıyor belki de gözümüzü yoruyor ya da yorduğunu yeni farkediyoruz. Yaşadığımız alandaki fazla olan tüm eşyalar aslında bizim gözümüzü değil ruhumuzu yorduğunu bizde ağırlık yaptığını evde bir negatif enerji akımı yarattığını farkediyoruz.

Biz de bu fazlalık, ağırlık yaratan yüklerden kurtulursak  kendimizi eskisinden daha çok  daha huzurlu, mutlu ve enerjik hissettiğimizi farkedicez buna canı gönülden inanıyorum.

Ben de hayatımda ufak bir yerden de olsa bir adım atarak bende fazlalık yaratan bu ağır yüklerden kurtulmaya karar verdim. Biliyorum yolum uzun ama  umutsuz değilim. Hem de hayallerimdeki gibi olmasını istediğim tarzda bir evde yaşamak yeni yıla dair gerçekleştirmek istediğim hedeflerimden biri. İnşallah başarırım değil başarıcam diyerek kendimi öğütlüyorum. Sade ve yalın dekorasyon denilince genelde gördüğümüz bembeyaz bir dekorasyon çok güzel dursa da  o tarz yalın ve minimal bir dekorasyon pek bana uygun değil çünkü  benim tarzım daha sıcak tonlardan oluşuyor  belki country tarzı bana daha çok hitap ediyor.

 Hayatımda benim  istediğim o sade görünüm, sadece gözümüzü yoran fazla eşyalardan kurtulup daha işlevli daha kullanışlı mobilyalar ve aksuarlarları evimde tercih etmekle olacak. Yaklaşık iki ay önce ilk adımımı kendi gardolabımda attım. Son 1 yıldır işe gitmeyip evde çocuklarımla olduğum için sadece kendime  bir tane bırakmak suretiyle tüm iş pantolonlarımı vermek üzere ayırdım. Artık giymediğim, hiç giymediğim ya da eskimiş tüm kıyafetlerimi ayıkladım. Adetleri bayağı düşürdüm bir çöp torbası kıyafet çıkardım içlerinde çok iyi durumda olanları son 3 yıldır hayatımda olan e ticaret uygulamalarında satışa çıkardım. Bununla ilgili bir haber de kioskla da yakın zamanda sizlerle paylaşılmıştı. Göz atmadıysanız mutlaka göz atın. Linkini de buraya bırakıyorum. Ben bu zamana kadar çok iyi durumda olan ya da bir zaman önce alıp hiç kullanmadığım etiketi bile üzerinde duran bir çok kıyafetimi, eşyamı, aksesuarımı dolap, gardrops, zebramo gibi e ticaret uygulamalarında satışa çıkartıp kendime ek bir kazanç elde ettim.

Sizde evinizde fazlalık ya da gereksiz olan ve bir gün kullanırım diye hiç kullanmadığınız dolapta bekleye bekleye tozlanan bir sürü eşyanızı bu uygulamalarda satışa çıkartıp kendinize bir ek gelir oluşturabileceğiniz gibi bir çok hayır kurumuna bağış yaparak da bu durumu değerlendirebilirsiniz. Bu konularla ilgili sormak istediğiniz sorular olursa @ilkayderindefneguven instagram hesabımdan iletişime geçerek sorabilirsiniz.

Hayatı kiosklamaya devam edin mutlu kalın !