TÜRES: AVM’ler açılsa bile 3 ay kira alınmamalı

BMD ile ortak çalışan Tüm Restoranlar ve Turizmciler Derneği, AVM’ler açılsa bile 3 ay kira alınmamasını ve artık ciro üzerinden kira alınmasını istiyor.

  • 03-05-2020 15:06


Yeme içme sektörü, koronavirüsten en çok etkilenen sektörlerin başında geliyor. Türkiye’de irili ufaklı yaklaşık 100 bin restoran var ve buralarda toplam 2 milyondan fazla çalışan istihdam ediliyor. Ancak İçişleri Bakanlığı genelgesiyle bu işletmeler kapatılınca sektör neredeyse durdu. Sadece ‘gel-al’ ve paket servis verenlerin açık kalmalarına müsaade edilse bile, işletmelerin yüzde 50’sinin paket servisle hizmet verme kapasitesi yok. Bu durum yeme içme sektörünün yüzde 90 daralmasına yol açtı.

Hizmetix sektörün nabzını tutma adına başlattığımız canlı yayın kapsamında bu kez de yeme içme sektörünün sıkıntılarını masaya yatırdı.

Bu kapsamda Tüm Restoranlar ve Turizmciler Derneği (TÜRES) Genel Başkanı Ramazan Bingöl, Hizmetix'in sorularını cevapladı.

ALIŞKANLIKLAR DEĞİŞTİ, BUNU DOĞRU OKUYAN İŞLETME AYAKTA KALIR

- Yeme içme sektörü, koronavirüsten en çok etkilenen sektörlerin başında geliyor. Ülkemize döviz kazandıran sektör olarak bu dönemde nasıl bir daralma yaşadınız? Virüsün sektöre etkisinden kısaca bahsedebilir misiniz?

İçişleri Bakanlığı’nın genelgesiyle ilk başta bütün yeme içme alanları kapatıldı. İlk etapta yüzde 100 etkilendik. Daha sonraki genelgeyle paket servis yapılabileceği belirtildi. Ancak lojistiği olmayan meslektaşlarımız çok büyük sıkıntı yaşadı. Bütün dükkanları kapandı. Paket serviste de ilk hafta neredeyse hiç iş olmadı. İnsanların ‘Paketten virüs bize bulaşır mı?’ diye kaygıları oldu. Paket yapanların da yüzde 30’u işletmelerini kapattı. Bize mal ve ürün hizmeti veren yüz binlerce insan var. Örneğin sadece salça, sadece peynir gibi gıda üreten binlerce ev ve işletmeler var Anadolu’da. Bunlarında faaliyetleri bir anda durdu. Sonuçta hem beslenme alışkanlıklarımız değişti hem de güvenlik kaygılarımız oldu. Bu tür durumlarda yüze 40 yeni alışkanlık ediniriz. Alışkanlıklarımızın yüzde 40’ı da eski dönemde kalır. Yeme içme de bu durum böyle. Artık bazı insanlar ekmeklerini evde yapacak, dışarıdan ekmek almayacak. Bazıları da artık restoranlardan bir daha yemek yemeyecek. Bunu iyi analiz eden işletmeler yaşar. Bunu iyi okuyamayanlar ise sıkıntıya girer.

- Kapanmak zorunda kalan restoranlar bu süreci nasıl yönetiyor? İşletmeler, işlerini sürdürebilmek ve tüketicilere hizmet verebilmek için ne tür alternatifler geliştiriyor?

İşletmelerin şu an alternatif üretme şansı yok. Sadece paket servisi olan işletmeler bir şeyler yapmaya çalışıyorlar. Onun haricinde işçilerini kısa ödenekten faydalandırmaya çalışanlar var. Kimisi hiç maaş veremiyor, kimisi tam maaş veriyor. Kaos ortamı var şu an.

SEKTÖR İÇİN YOL HARİTASI HAZIRLIYORUZ

- TÜRES olarak bu süreçte ayakta kalabilmeleri adına üyelerinize ne tür çözüm önerileri sunuyorsunuz?

İşletmelerin yüzde 50’si bu sürecin altından kalkamaz. TÜRES olarak seminerler başlatacağız. Sektörü korona sonrası neler bekliyor, işletmeler neler yapmalılar, buna yönelik yol haritası hazırlayacağız. Dernek olarak vereceğimiz seminerlerle yol haritası çizeceğiz. Sektörün önde gelen kişileri, bu koruda neler yapılması gerektiğini anlatacak. İşletmeler bizi takip etsinler. Yeni dönemde masa aralıkları, hijyen ve paketle ilgili ciddi çalışmalar yapacağız.

ÖTELENEN KREDİNİN FAİZİ ALINMAMALI

- Yeme içme sektörünün ayakta kalabilmesi için devlet tarafından bazı destekler sağlandı. Sadece bu destekler yeterli mi? Dernek olarak beklentileriniz nelerdir?

Devlet elinden geline yapıyor. Her sektör sıkıntıda. Ama en azından kira stopajlarının alınması gerekiyor. Kısa çalışma ödeneğinde de istisna konulmamalı. Bu sektörde bir ay dahi çalışan varsa bu ödenekten faydalanmalı. Ayrıca özel bankalarla ilgili sorunlar var. Kredi kartı ödemeleri özel bankalar tarafından üç ay öteleniyor ama çok yüksek faiz alınıyor. Bu ötelenen kredinin faizi alınmamalı. Bu çök önemli. Biz bunları talep ediyoruz. 3 ay sonra ciddi sorunlar ortaya çıkacak. Şu an olmayan bir yemeği yiyoruz; 3 ay sonra ne olacağını bilmiyoruz.

GELİN TÜRES’E ÜYE OLUN

- İnsanlar, internetten siparişe yönelmek zorunda kalıyor. Bu da sektörün komisyon yükünü arttırıyor. Komisyon alınmamasına yönelik çağrılarınız online sipariş platformlarında karşılık buldu mu?

Yemeksepeti’nden kısmen bir indirim alabildik. TÜRES olarak sektörün sorunlarını çözüme kavuşturmaya çalışıyoruz. Ancak bu mücadeleye destek olunmuyor. Yemeksepeti’ne ayda 100 bin TL ödeyen bir firma bize destek olmuyor. Biz bu komisyonlarla uğraşıyoruz ama kimse bize teşekkür etmiyor. Gelin TÜRES e üye olalım, beraber hareket edelim. KDV’yi yüzde 18’den 8’e biz indirdik. Sektör birlik olsun diğer komisyonlar da düşer. Ama TÜRES’e üye olacaksınız. En çok şikayet edenler gelip bize üye olmuyor.

BELGELENDİRME ÇALIŞMASI YAPIYORUZ

- Paket servislerinde hijyeni nasıl sağlıyorsunuz? Müşterilerin çekingenliği oluyor mu?

TÜRES olarak yeni bir belgelendirme çalışması yapıyoruz. Hijyen ve kalite adına üyelerimize eğitimler veriyoruz. Şimdi de bu kapsamda bir belgelendirme yapacağız. Hijyen ve kaliteyi denetleyip TÜRES olarak belge vereceğiz. İnsanlar bu belgenin olduğu işletmeden güvenle yemek yiyebilecek. Böyle bir sistem getiriyoruz.

İFTAR SOFRALARI EVİNİZDE

- Ramazan’ın sektörde ayrı bir yeri var. Ancak işletmeler dört gözle bekledikleri bu ayda kapalılar. Dernek olarak ‘İftar Sofraları Evinizde’ sloganıyla bir kampanya başlattınız. Bu kampanyaya ilgi ne durumda?

TÜRES olarak şu kampanyayı yaptık; ‘Bu Ramazan ayında siz gelemiyorsanız biz geliriz’. Ramazan boyunca dükkanlarımıza gelemeyen misafirlerimize ilk günden bu yana olduğu gibi tüm hijyen önlemlerimizi alarak hizmet veriyoruz. Bu doğrultuda vatandaşlarımız kendi ailesine, çalışanlarına, komşularına, eş ve dostlarına veya ihtiyaç sahibi ailelere sipariş yoluyla iftar yemeği ikramında bulunabiliyor. Bu kampanyayla birlikte paketleri evlere getiriyoruz. Şükürler olsun paket biraz can suyu oldu.

KİRALAR ARTIK CİRO ÜZERİNDEN ALINSIN

- Sosyal yükümlülüklerin yanı sıra sizleri en çok zorlayan durum kiralar. Hem AVM’lerdeki restoranlar hem de cadde mağazaları olarak kiralar konusunda mülk sahipleriyle anlaşabildiniz mi?

Kira konusunda henüz anlaşamadık. Bu konuda BMD ile ortak çalışıyoruz. AVM’lerin açılma tarihiyle ilgili bir karar alacağız. AVM’ler açıldığında restoranların da açılıp açılmasının kararını alacağız. AVM’ler açılsa bile 3 ay kira alınmaması ve bundan sonra ciro üzerinden kira alınması konusunda çalışma yapıyoruz. BMD ile ortak çalışıyoruz. Sektör sorunlarının çözülmesini istiyorsa TÜRES’i takip etsin. Söylemlerin eyleme geçme zamanı sektör için.

ESKİ KALABALIKLARIN OLMA İHTİMALİ UZUN BİR SÜRE YOK

- Peki işletmeleriniz açılsa dahi restoranlar eskisi gibi dolacak mı? Sektörü kara bir tablo mu bekliyor? Sektörün geleceğine ilişkin nasıl bir planlama yapıyorsunuz?

Artık o eski kalabalıkların olma ihtimali uzun bir süre yok. Buna herkes hazırlıklı olsun. Açılışa ilişkin bir standart gelecek. Yüzde 50 kapasite ile açabiliriz ilk etapta. Büyük işletmeler avantajlı olacak, bahçeli işletmeler avantajlı olacak. Küçük işletmeler ise çok zorlanacak. Çok kalabalık diye gittiğimiz küçük yerler vardı. Şu an gider misiniz bu küçük yerlere? Bir travma oldu. Bu travmayı atlatmak zor. Bununla ilgili bir standart getireceğiz. Küçük işletmelerin mağdur olmaması için de bir formül geliştirmeye çalışıyoruz. Ve bu çalışmayı bakanlık ile birlikte yürütüyoruz Küçük işletmeler derdini bize söyleyecek ki biz de seslerini duyurabilelim. Bize söylemezlerse sorunları da çözülmez.

NE VİRÜSSÜZ NE DE SIKINTISIZ SÜREÇ OLACAK BUNDAN SONRA

- Yıl sonunda işletmelerin ne kadarı yoluna devam edebilir? Dijital dönüşüm bu konuda işletmelere ne tür faydalar sağlayabilir?

Her işletmenin lokal çalışması lazım dijital dönüşüm için. Belki drone’lar ile yemekleri göndereceğiz. Bir sürü alternatif var. TÜRES olarak bu alternatifler üzerinde çalışıyoruz.

- Son olarak şunu sormak istiyorum. İnsanların tüketim alışkanlıklarında nasıl bir değişim yaşanıyor mu?

İnsanların tüketim alışkanlıkları değişti. Gelirleri de azaldı. Her kadının evinde 10 tane çantası var. Ne oldu o çantalar, çöp oldu. Virüsün doğurduğu travma kolay kolay atlatılmaz. Siz, bundan sonra 300 kişinin olduğu bir açık büfede yemek yer misiniz? Hiçbir şey öyle eskisi gibi olmayacak. Kendini yenileyen işlemeler ayakta kalır, kendini yenilemeyenlerin ise işi zor. Ne virüssüz ne de sıkıntısız süreç olmayacak bundan sonra.

Yorum Yap