Kalp yetmezliği ve tedavi yöntemleri

Memorial Şişli Hastanesi ve Memorial Etiler Tıp Merkezi Kardiyoloji Bölümü’nden Prof. Dr. İlke Sipahi, kalp yetmezliği hakkında bilgi verdi.

  • 16-09-2019 23:50


Toplumda yüzde 2 oranında görülen kalp yetmezliği, belirti vermeden ilerleyebilen bir sorun olduğu için tehlikeli ve ölümcüldür. Kalp perfomansının azalması sonucu, kalbin doku ve organlara gerekli ve yeterli kanı gönderememesi sonucu ortaya çıkan klinik bir tablo olarak yorumlanan kalp yetmezliğinin en büyük risk faktörleri yüksek tansiyon ve damar tıkanmasıdır. Kalp yetmezliğinden korunmak için yüksek tansiyon ve damar tıkanıklığına neden olabilecek durumlardan kaçınmak gerekmektedir. Yüksek tansiyon hastalarında kan basıncının yükselmesiyle birlikte kalp yüksek basınca karşı çalışınca tükenme durumuna gelmektedir. Damar tıkanıklıklarında ise yeterince kan alamayan kalbin dokusu ve kasılması bozulmaktadır.

Eforla gelen nefes darlığına dikkat!

Kalp yetmezliğinin temel iki belirtisi vücutta su birikmesine bağlı ödem ve nefes darlığıdır. Bütün belirtiler ise şöyle sıralanabilir:

Eforla gelen nefes darlığı, ileri evrede dinlenme halinde nefes darlığı

  • Vücutta su birikmesine bağlı ödem
  • Çabuk yorulma
  • Çarpıntı
  • Göğüs ağrısı
  • Karında şişlik
  • Hızlı kilo artışı
  • Baş dönmesi, sersemlik, bayılma
  • İştah kaybı ve bulantı
  • Sık öksürmek
  • Kalp yetmezliği dört evreden oluşuyor

Kalp yetmezliği de son yıllarda kanserdeki gibi evrelendirilen hastalıklar arasında yer almakla birlikte, hastalığın evreleri şöyle sıralanmaktadır.

1 - Evre A: Yüksek tansiyon ve damar tıkanması olan hasta bu evrede yer alır. Kalpte hasar yoktur, kalp krizi meydana gelmemiştir.

2 - Evre B: Hasta kalp krizi geçirmiştir ama kalp yetmezliği belirtisi yoktur

3 - Evre C: Hastanın kalbinde hasar bulunur, kalp yetmezliği belirtileri başlamıştır.

4 - Evre D: Hastanın kalbinde hasar vardır, kalp yetmezliği belirtisi bulunur, belirtiler kontrol altında tutulamaz

Kalp yetmezliğinden korunmak için düzenli takip önemli

Kişilerin 20 yaşından itibaren düzenli olarak yüksek tansiyon kontrolü yaptırması gerekmektedir. Ayrıca yüksek tansiyondan korunmak çok önemlidir. Kilo kontrolü, alkol kullanılmaması, tuz kısıtlaması, potasyum alımının artırılması, doğru beslenme yüksek tansiyonu önleyici olabilmektedir. Bunun yanında damar tıkanmasını önlemek de kalp yetmezliğinden koruyabilmektedir. Düzenli bir yaşam ve dengeli beslenme prensiplerine uymak, sigara ve aşırı alkolden uzak durmak, egzersiz, kolesterol takibi de damar tıkanıklığını önleyebilmektedir. Bunların yanında hiçbir yakınma olmasa bile 20’li yaşlarda kolesterol, kan şekeri ve tansiyon senede bir ölçtürülmelidir. Bu değerlerde bir problem yoksa 30 yaşa kadar beş yılda bir, 30-40 yaş aralığında 3 yılda bir, 40 yaş sonrasında yılda bir kardiyolojik muayene yapılmalıdır.

Yorum Yap