bir KURT COBAIN biyografisi: CENNETTEN DE AĞIR
Kurt Cobain hakkında yazılmış diğer kitapların hiçbiri, araştırma, titizlik ve bilinmeyenleri aktarma konusunda Cennetten de Ağır'la yarışamaz. -The New York Post
- 23-08-2019 13:50
Kurt Cobain’in Nisan 1994’te kendi yaşamına son vermesinin üzerinden yirmi beş yıl geçti. Kendisinin bu kararı, kısa, öfke dolu ama ilham verici hayatıyla paralel bir sondu. Tecrübeli müzik yazarı Charles R. Cross bu sıradışı hikâyesinde sanatının hem büyük şöhretini hem de onu yıldıran ıstırabı anlatırken, kendisine duyduğu derin şefkati Seattle müzik sahnesi hakkındaki geniş bilgi dağarcığıyla birleştiriyor. Dört yüzün üzerinde mülakata; dört yıllık araştırmaya; Cobain’in yayımlanmamış günlüklerine, şarkı sözlerine, aile fotoğraflarına ve çok sayıda belgeye dayanarak yazılan Cennetten de Ağır, Cobain’in Washington eyaletindeki Aberdeen kenti yakınlarında, bir karavanda geçen çocukluğundan yola çıkıyor ve şöhrete, başarıya, bir kuşağı kendine hayran bırakışına kadar uzanıyor.
Charles R. Cross bu yeni baskıdaki önsözünde bizlere Kurt Cobain’in ölümünden sonra hakkında ortaya çıkan şeylerle birlikte, bu kitap özelinde kendi yaşadıklarını da sunuyor.
Önsözden Alıntı:
"...MEKTUBU YAZAN ADAM DÜNYA TİCARET MERKEZİ KULELERİNDEN BİRİNDE ÇALIŞIYORMUŞ. HATTA İLK UÇAK ONUN HEMEN YANINDAKİ KULEYE ÇARPTIĞINDA, ADAM MASASINDA CENNETTEN DE AĞIR OKUYORMUŞ."
Kitabın ilk baskısı Eylül 2001’de yapıldı, “resmi” yayım tarihi de o ayın yirmi dördüydü, yani Nevermind albümünün onuncu yıldönümüyle aynı gün. Dünya o ay 11 Eylül saldırılarıyla sarsıldığından, Nevermind’ın onuncu yılına veya Nirvana’yla ilgili herhangi bir yıldönümüne ana akım medyada neredeyse hiç yer verilmedi.
Cennetten de Ağır’ın ilk basımını takip eden yıllarda okurlardan binlerce mektup ve e-posta aldım ama hiçbiri şu 11 Eylül saldırılarından yalnızca bir hafta sonra gönderilen kadar akılda kalıcı değildi. Mektubu yazan adam Dünya Ticaret Merkezi kulelerinden birinde çalışıyormuş. Hatta ilk uçak onun hemen yanındaki kuleye çarptığında, adam masasında Cennetten de Ağır okuyormuş. Adam binadan çıkmış, canını kurtarmayı başarmış ama elindeki Cennetten de Ağır nüshasını binada bırakmış, bunu da bana bildirmek istemiş. Adam kitabı henüz bitiremediğini söylediği için ben de yayıncımdan ona derhal yeni bir nüsha göndermesini istedim. Bu tuhaf, gerçeküstü sürpriz sayesinde, bu özel yaratıcı çalışmayla o trajedi arasında bir bağ kuruldu; en azından ben bir bağ olduğunu hissettim, ne kadar cılız olursa olsun.
O kişisel bağ hissi, onca trajediye ve aradaki büyük fiziksel uzaklıklara rağmen, bu kitabın okurlarının Kurt Cobain’le kurduklarını hissettikleri bağ hakkında yıllardır söyledikleriyle örtüşüyor. Aralarında Kurt’ü tanıyanların sayısı oldukça azdı ama yine de ölümü, sanki yakınlarından birini kaybetmiş gibi hissettirdi onlara. Aslında bir yandan öyleydi de, çünkü Kurt’ün ölümü aynı zamanda Nirvana’nın da ölümü demekti; o grubu seven herkes bir yakınını kaybetmiş gibi hissediyordu. Bir, belki iki kuşak bu kaybı hissetti: hiç Nirvana konserine gitmeyenler, Kurt’le hiç tanışmayanlar, İngilizce bilmeyenler, hatta Kurt aramızdan ayrıldığında henüz doğmamış olanlar bile.
Kitabın basımından on üç yıl, onun ölümünden yirmi yıl geçmesine rağmen ben bu kaybı hâlâ hissediyorum. Geçmiş farklı olsaydı diye, kader ağlarını farklı örseydi diye düşünüp üzülmediğim bir hafta geçmiyor neredeyse.
Charles R. Cross
ABD’ni kuzeybatısında yayımlanan, Nirvana’yı ilk kez kapağa taşıyan saygın müzik ve eğlence dergisi The Rocket’ın editörlüğünü yaptı. Aralarında Room Full of Mirrors: A Biography of Jimi Hendrix; Shadows Taller Than Our Souls; Nevermind: The Lasting Impact of Kurt Cobain adlı eserlerin de bulunduğu dokuz kitap daha yazdı. Başta Rolling Stone, Esquire ve Guitar World olmak üzere birçok dergide yazıları yayımlandı. Seattle’da yaşıyor.